Kastamonu’nun Tosya ilçesinde Filistin’de hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılındı.
Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen programda, İHH Tosya yönetiminden Mustafa Özipek, basın açıklaması yaptı.
Özipek, açıklamasında şunları kaydetti: “ Sözlerime Yüce Kitabımız Kur’an’ın Bakara suresinin 249. Ayetinden alıntı yaparak başlıyorum:
“Nice az topluluk vardır ki, Allah’ın izniyle, kalabalık topluluğa üstün gelmiştir. Allah da sabredenlerle beraberdir”
İlk günden beri Siyonist işgale karşı mücadele eden Filistin halkının meşru direnişinin yanında olan bizler, 7 Ekim sabahı başlayan Aksa Tufanı harekâtını selamlıyor, kardeşlerimizin muzaffer olması için Rabbimizden yardım diliyoruz.
Yüz yıla yakın süredir İslam topraklarını işgal ederek, kadın, yaşlı, çocuk demeden katlederek, habis bir kanser gibi büyüyen Siyonist rejim, pervasız eylemlerinin karşılığını, mutlak başarıya ulaşan Aksa Tufanı operasyonu ile acı acı tecrübe etmiş oldu. Bir kere daha bu günü bizlere bahşeden Allah’a hamdediyoruz!
Yıllardır işgal güçlerinin saldırıları sonucu binlerce Filistinli şehit edildi. Çok sayıda Filistinli yaralandı ve sakat bırakıldı. Binlerce Filistinlinin evleri ve arazileri hukuksuz bir şekilde işgal edildi. Gazze’nin etrafına örülen utanç duvarları ile son yüzyılın en büyük açık hava hapishanesi inşa edildi. İsrail’in hukuksuz ablukası ve işgali nedeniyle yıllarca Filistinliler kendi topraklarında esir olarak hayat mücadelesi veriyorlar.
1947’den beri soykırım planı çerçevesinde sistematik katliamlara uğratılarak milyonlarcası yurtlarından sürülen, kamplarda yaşam mücadelesi veren, yüksek güvenlikli hapishanelerden farksız olan Batı Şeria ve Gazze’de açlık, yoksulluk ve yoksunlukla boğuşmaya mahkûm edilen Filistinli kardeşlerimizin direnişi haklı, meşru ve insanidir. Her gün en az birkaç kişi, her yıl yüzlerce Filistinli, Siyonist asker ya da yerleşimcilerin kurşunlarına hedef olurken, tüm dünyanın gözü önünde Mescid-i Aksa’nın kapıları Müslümanlara kapatılırken, Siyonist işgal gün be gün derinleşirken mazlum Filistin halkının direnmesinden, izzetli biçimde zulme karşı çıkmasından daha doğal ne olabilir ki!
Siyonist rejim her gün Filistin’in topraklarını silahlı yerleşimcilerinin işgaline açarak işgali genişletmekte, Kudüs’te Filistinlilerin evlerini işyerlerini yıkmakta, Mescid-i Aksa’ya saldırmakta, çevresi mübarek kılınan Kudüs’ü kan gölüne çevirmektedir.
16 yıldır boykot altında tutulan iki milyonu aşkın insanın yaşadığı Gazze’ye ilaç girişi yasaklanmakta, rejimin saldırılarında yıkılan evlerin yapılması için gereken inşaat malzemelerinin girişine izin verilmemektedir. Bir insani trajedinin yaşandığı Gazze’de iki milyonu aşkın nüfus maalesef hastane, okul, elektrik, sağlıklı içme suyu gibi gereksinimlerden yoksun yaşamaktadır. İnsanca yaşamı mümkün kılacak hiçbir şeyin olmadığı Gazze’de her şeyden öte işgalci güçlerin saldırıları nedeniyle can güvenliği bulunmamaktadır.
ABD başkanlarının işgalci siyonistlerin güvenliğini merkeze alan, Filistinlileri ebediyen yurtlarından sürmeyi hedefleyen, ‘Yüzyılın Anlaşması’ adını verdikleri plan çerçevesinde Emperyalist güçlerin askeri, mali ve diplomatik destekle şımarttığı Siyonist işgal rejimi Birleşmiş Milletler kararlarına uymamakta, uluslararası hukuku hiçe saymakta, işgal ve sömürü politikasını derinleştirmektedir.
İşledikleri sistematik katliam/soykırım ve savaş suçları nedeniyle yöneticileri Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması gereken işgal rejiminin en büyük dayanağı kuşkusuz uluslararası toplumun sessizliği ve tepkisizliğidir. Bu yönüyle Filistin’in işgali sorunu dünya halkları için insani ve ahlaki bir sınavdır. Hal böyle iken işgal rejiminin insanlık dışı boykot, sürgün, katliam ve şiddetine sessiz kalırken Filistin halkının meşru savunmasını terör olarak damgalayan bilindik bir çifte standart ve ikiyüzlülükle karşı karşıyayız. Filistin topraklarının nasıl talan edildiğine bütün dünya şahitken gerçeklerin üstünü örtmek isteyenler işgal çetesinin zulmünü görünmez kılma peşindeler. Filistin’deki kardeşlerimiz ise Aksa Tufanı ile Siyonizmin kalbine bir hançer saplayarak bu planları alt üst etmiştir. Filistin’e sırtını dönen, Siyonist çeteyle hizalanan herkese bir cevaptır aslında Aksa Tufanı.
Birileri şaşırıyor, soruyor, HAMAS neden şimdi saldırdı, zamanı mıydı yeri miydi? Soruyu soranlar bilelim ki, peşin olarak en başta İslam’a ve sonra İslam adına direnenlere düşmanlık sergileyen kesimlerdir. Çünkü Gazze ilk defa saldırıya uğramıyor. HAMAS Filistin’de siyonist rejimle ilk defa savaşmıyor ve son bir yıla baktığımızda Filistin’de binlerce Müslüman şehit edilmeye devam ediyor.
Dünyayı zulüm kulelerinden tahakküm ile yöneten kafirlere karşı bir avuç mücahid, bugün bir kere daha; arzın yegâne ve mutlak sahibinin Cenâb-ı Allah olduğunu hatırlatmış, delinemez, geçilemez, yapılamaz denilen ne varsa hepsini yapmıştır. Milyarlarca dolar harcanan sistemler, uydular, istihbarat ağları, silahlar ve hepsinden önemlisi yenilmezlik algısı yerle yeksan olmuştur. Bu halk dünyanın tüm sessizliğine ve adaletsizliğine rağmen asla teslim olmayacağını bir kez daha göstermiştir. Aynı zamanda bu operasyon Müslümanların bir geri çekilişte veyahut her zaman savunma pozisyonunda olduğu algısına karşı çok sağlam bir cevap olmuştur.
Kardeş Filistin halkının ve Hamas’ın siyonist işgal rejimine yönelik başlattığı haklı direnişi ve meşru mücadelesini destekliyor, Aksa Tufanının bağımsız Filistin ve özgür Kudüs’ün yolunu açmasını yüce Mevlamızdan niyaz ediyoruz.
Düşmanın zelil olduğu günleri bizlere gösteren Allah’a binlerce hamdolsun!
Müslümanların izzetini tutup kaldıran Allah’a esmâsı adedince hamdolsun!
Çiğnenen kutsallarımızı yücelten Allah’a yarattıkları adedince hamdolsun!
Selam olsun, Allah’a verdiği söze sadık kalanlara!
Selam olsun, azimleriyle düşmanı hezimete uğratanlara!
Selam olsun, bir volkan olup işgale karşı patlayanlara!
Selam olsun, hiçbir kaybın korkutamadığı yiğitlere!
Selam olsun, Kudüs’e, Ramallah’a, el Halil’e!
Selam olsun, Gazze’ye, Nablus’a, Cenin’e!
Selam olsun kardeşlerinin yanında, onlara destek olan tüm Müslümanlara!”
Daha sonra Emekli İmam Hatip Bahattin Kılıç tarafından İsrail’in yaptığı saldırılar sonucu vefat eden Filistinliler için gıyabi cenaze namazı kıldırıldı.
Düzenlenen programa, protokol üyeleri ve vatandaşlar katıldı.